Son bir yıldır sürekli yazıyor, gündeme getiriyoruz. Kardemir Karabükspor, geçen yıl süper lige başladığı günlerde yazmaya başladık. Gidişin iyi olmadığını, Karabükspor’un göz göre göre, kasıtlı olarak yerle bir edilmeye çalışıldığını yazdık, BRTV ekranlarında tek tek anlattık. Kardemir’deki güç savaşının kurbanıdır Karabükspor… Hep söyledik, bir kez daha yazıyorum. Kardemir yönetimini kim ele geçiremediyse, Karabükspor’u yerle bir eden, içinden çıkılmaz hale getiren de kesinlikle odur. Bir yıl önce ısrarla söyledik, tek tek ilgililere anlatmaya çalıştık. “Kardemir’i yönetimini ele geçirmeye yeltenen, bunda başarılı olamayanlar hırslarını, hınçlarını Karabükspor’dan alacaklar. Tedbir alınması gerekir ve ya devlet gücü, ya da siyasi güç ile gözleri dönmüş bu kişilere hadlerinin mutlaka bildirilmesi gerektiğini her ortamda söyledik ve yazdık. BRTV ekranlarında Zafer Acar ile yaptığımız proğram halen BRTV nin Youtube sayfasında durmaktadır. Merak edenler, Youtube ye, “Karabükspor neden bu hallere düştü.” diye yazdıklarında, bir yıl önce konuştuklarımız karşılarına çıkacaktır.
Gelelim son bir hafta on güne.. Geçtiğimiz sezon süper lige dramatik bir biçimde ve tarihinin en ağır yarası ile düşen Kardemir Karabükspor’umuz malesef, bu sezon çok daha felç durumda.. Borçları yüzünden, transfer ettiği futbolcuları bile oynatamayan, sahaya amatör gençlerle çıkmak zorunda kalan bir hale düştü, düşürüldü. Gelinen noktada 4 maçta kendi sahamızda gençlerin ruhlarını sahaya yansıtarak aldıkları sadece 1 puan ve puan cetvelinin dibine demir atmış bir takım. Vali başkanlığında Karabük’ün üst düzey yöneticileri bir araya geldiler ve Karabükspor’u kurtarmak için Valilik binasında yaklaşık 10-12 saat süren bir toplantı yaptılar. Toplantı sonunda temenni niteliğinde bir de hukuki hiç bir geçerliliği olmayan, Karabük tarihine de “Tuhaf bir belge” olarak geçecek olan ve özü Kardemir’in bu yıl ve önümüzdeki yıl para vermesine bağlı bir metin imzaladılar. Kardemir, pazartesi günü yaptığı toplantıda bu yıl para veremeyeceğini, önümüzdeki yıl ise yapılacak Genel Kurulda konunun ele alınabileceğini belirten bir karar aldı ve bunu bir bildiri ile kamuoyuna açıkladı. Dolayısı ile Sayın Valimiz başkanlığında, milletvekillerimizin, Belediye Başkanımız ve Ticaret Sanayi Odası Başkanımızın imzaları sonucundaki temenni belgesine dayanarak oluşturulan, Sedat Namal başkanlığındaki Yönetim Kurulu henüz daha göreve başladıklarının ilk haftasında, istifa etmeyi düşündüler. Dün toplu istifaları gündeme geldi. Ancak, cuma günü bir karar verecekler ve muhtemelen de istifa edecekler. Çünkü, gırtlağına kadar borç batağına girmiş, her türlü yolsuzluk ve suistimal ile kasıtlı olarak içten kemirilmiş bir yapıda bu iyi niyetli arkadaşlarımızın da yapabilecekleri bir şey olmadığı gibi, yıpranacakları apaçık ortada.
PEKİ NE YAPILMALI…?
Kardemir Karabükspor bu hale neden getirildi. Bu hale kimler getirdi ise mutlaka hem yasal olarak ilgili merciler tarafından, hem de toplumsal der olarak Karabük kamuoyu tarafından yasal zeminde bunun hesabı sorulmalıdır. Bir yandan yasal soruşturma devam ederken, bir yandan da Karabük yaşayanları, hepimizin çok sevdiği, onurumuz, gururumuz olan Kardemir Karabükspor’u kasıtlı olarak bu hale getirenlerden mutlaka kamuoyu bazında hesap sormaladır. Karabük kamuoyu ve Karabükspor sevgisi taşıyan herkes, kasıtlı olarak bu takımı bu hale getiren ve kim oldukları belli olan kişilerden demokratik tepki içinde mutlaka bunun hesabını sormalıdır.
Kardemir Karabükspor Yönetimi ise, sembolik bir Karabükspor anahtarı yaptırarak, Karabükspor taraftarlarının, Karabük’teki demokratik kuruluş yöneticileri, Karabük basını ve kamuoyunun huzurunda kulübün tüzük gereği asli sahibi olan Kardemir’e anahtarı teslim etmelidir. Adı üzerinde KARDEMİR KARABÜKSPOR olan, ve 50 yıllık mazisi olan Karabükspor’umuzu Kardemir ile Çelik iş Sendikası el ele vererek, ilerleyen zaman dilimi içinde şehir ile de eskiden olduğu gibi gönül birliği yaparak yeniden hak ettiği yerlere çıkaracaktır. Benim gazeteciliğe başladığım yıllarda, Karabükspor, 2. ligden 3. lige, 3. ligden de amatör kümeye düşmüştü. Ama, yıllar içinde bu kentin insanları başta Kardemir ve Çelik İş Sendikasının öncülüğünde Kardemir Karabükspor’umuz Avrupa kupalarında boy gösterecek seviyelere ulaşmıştı. Şu an kimsenin ne yapacağını bilmediği bir ortamda, bizim net olarak düşüncemiz budur. kulubün anahtarı asli sahibi olan Kardemir’e verilmeli ve Kardemir Karabükspor’u bilinçli ve kasıtlı olarak bu hallere getirenlerden demokratik yollarla Karabük kamuoyu bunun hesabını mutlaka sormaladır. “Biz Karabüklü degiliz, Karabüklüler Karabükspor’u kurtarsınlarda görelim” diyenlerin, yarım yüzyıldan bu yana Karabük’ten her türlü yasal ve yasal olmayan yollarla ahlaksız bir biçimde nemalandıklarını cümle alem bilmektedir. İşte bu yüzden Karabük kamuoyuna düşen görev üzerine basa basa tekrar yazıyorum “”Demokratik zemin içinde, elbette lanetleyerek” bunun hesabını mutlaka sormalı, Karabükspor aracılığı ile Karabük’e kin kusanları kamuoyu çok iyi tanımalıdır. Ve, ben bu kentin mert insanlarını tanıyorsam, bunun hesabını fitil fitil soracaklar, Karabük insanını küçük görenler, bu şehirle bağları tamaman kopana kadar bu mücadele devam edecektir. Mücadelenin galibi ise şimdiden bellidir. Elbette KARABÜK olacaktır.
