Dün Ankara’da İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’yu ziyaret ettim. İstanbul Gaziosmanpaşa’da uzun yıllar siyaset yapan Sayın Soylu ile tanışıklığımız, çok uzun yıllar öncesine dayanır. Gaziosmanpaşa bölgesinde fırıncıların bir çoğunun Eflanili hemşehrilerimiz olması nedeni ile bizden önceki nesil, Sayın Soylu’nun babası Hasan Soylu’yu, bizim nesil ve bizden sonraki biraz daha genç kuşak Süleyman Soylu’yu tanır ve çok severler. Bizim de ilk tanışıklığımız Talat Çelik, Hürriyet Kandemir başta olmak üzere Gaziosmanpaşa bölgesindeki fırıncı dostlarımız aracılığı olmuştu. Karabük’te yakınları olması nedeniyle, Sayın Bakanımız zaman zaman Karabük’e gelir, geldiğinde bazan BRTV’de canlı yayınlara katılırdı.
Bölgemizde 30 yılı aşkın gazetecilik yapan biri olarak, ilimizin ve ilçelerimizin sorunlarının çözümüne yönelik yayınlar yaptığımız, yayınların dışında da ilgilisi kimse bizzat görüşerek çözüm yolu aradığımız bilinir. Bu 1980’li yıllarda gazeteciliğe başladığımız da böyle idi, bugün de böyle Allah ömür verdiği ve bu mesleği yaptığımız sürece de böyle olacaktır.
Dün Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu ile yaptığımız görüşmede de, son aylarda içinden bir türlü çıkılamayan “Türker İnanoğlu’nun Safranbolu’ya hayır olarak yapmayı planladığı, taahhüt ettiği, hatta yerinin bile belli olduğu” malum konuyu Sayın Bakanımıza arz etmeye çalıştım. Buradan bir kez daha, hem kamuoyu önünde hem de ilgili makamlar düzeyinde konuyu en başında ela almak istiyorum.
Türker İnanoğlu, 1936’lu yılların sonlarında Safranbolu’da doğmuş, çocukluğu Safranbolu’da geçmiş ama daha sonra İstanbul’a taşınmış bir ailenin çocuğudur. Sinema sektöründe kendini kabul ettirmiş ve bugün ülkemizde “Bay Sinema” diye anılacak kadar önemli bir üne kavuşmuştur. Ayrıntılı biyografisini yazımın sonunda ekleyeceğim için konuya geçmek istiyorum.
Yaklaşık 7 yıl önce, dönemin Karabük Üniversitesi Rektörü olan Prof. Dr. Burhanettin Uysal hocamıza Karabük Üniversitemizin zaman zaman Fahri Doktora Ünvanı verdiğini, Türker İnanoğlu’nun Safranbolu’lu olup, çocukluğunun Safranbolu’da geçtiğini daha sonraki yıllarda ise hepimizin belki de defalarca izlediği birçok Türk filminin yapımcısı olduğunu belirterek, “Hocam Sayın Türker İnanoğlu’na Fahri Doktora vermek Karabük Üniversitemize yakışır. Siz ve Üniversitemizin değerli senato üyeleri uygun görürse iyi olur” diye bir öneri getirmiştim. Bu ve benzeri konularda duyarlılığı ile tanıdığımız Sayın Uysal, “Benim kendisi ile bir tanışıklığım yok, siz bizim adımıza bu öneriyi kendilerine getirir misiniz?” diyerek bu görevi bizzat bize yüklemişti. Böyle bir teklifi kendilerine ilk ilettiğimizde Sayın İnanoğlu, “Ben böyle şeylerden sıkılırım, Karabük, Safranbolu benim doğduğum topraklar, Karabük Üniversitemizin böyle bir payeyi benim için düşünmüş olması bile yeterli” demiş, ama bizim ve yakın dostlarının ısrarı ile Fahri Doktora Ünvanı’nın verilmesini kabul etmişti.
Burada üzülerek belirtmek istiyorum ki, Sayın Uysal’dan sonraki dönemde şu an rektör olan Sayın Prof. Dr. Refik Polat döneminde bazı üniversite yöneticilerinin, böylesi bir payenin Türker İnanoğlu’na verilmesine karşı çıktıklarını, buna gerekçe olarakta “civciv”dir, “kuş”tur gibi saçma sapan gerekçeler öne sürdüklerini üzüntü ile öğrendik. Bir ara gündemden düşen, bu Fahri Doktora Ünvanı olayı daha sonra yeniden gündeme geldi ve geçtiğimiz yıl nihayet Safranbolu’da düzenlenen, Türk sinemasının ünlülerinin de katıldığı muhteşem bir törenle kendilerine takdim edilmişti.
Sayın Türker İnanoğlu’da, kendisine takdim edilen Fahri Doktora nedeni ile çok duygusal bir konuşma yaparak, Safranbolu’ya çok yönlü bir İletişim Fakültesi yaptırma sözü verdi.
Aradan bir yıl geçti. Hatta belki de daha fazla.. Türker İnanoğlu’na maalesef bir yer tahsis edip, “Buyrun buraya İletişim Fakültesini yaptırın” diyemedik. 40 dereden su getirip, oyalayıp durduk. Geçtiğimiz günlerde merak ettim araştırdım, konu nerede takılıyor diye, İçişleri Bakanlığı’nda uzun zamandan bu yana yana bekleyen bir yazıdan bahsettiler.
Ankara’da Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu beyi ziyarete giderken, Safranbolu Kaymakamımız Fatih Ürkmezer’den bilgi almak istedim, kendileri detaylı bilginin Sayın Valimizde olduğunu söylediler. Ardından Sayın Valimiz ile görüştüğümüzde; Sayın Valimizden konu hakkında bilgiler aldım.
Bizim Sayın Türker İnanoğlu’na Fahri doktora verilmesini önerdiğimizde yıl 2012 ve Sayın İnanoğlu 75-76 yaşında idi. Şu anda Sayın İnanoğlu, 83 yaşında ve çeşitli hastalıklarla mücadele ediyor. Amerika’da Avrupa’da ciddi tedaviler görüyor. Biz kendisini bir süre daha, şu veya bu nedenlerle oyalarsak, Safranbolu belki de Türkiye’nin en güzel İletişim Fakültelerinden birinden olacak, sevgili Türker İnanoğlu’da doğup, çocukluğunun geçtiği Safranbolu’ya böyle bir hayır yapmaktan mahrum kalacak.
İşte bu yüzden, dünkü görüşmemizde konuyu Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu’ya arz ettik. Türkiye’nin bu yoğun gündemi içinde bizi dikkatlice dinlediler. Hatta, Sayın Türker İnanoğlu’nun Safranbolu’lu olduğunu bizden duyunca “Türker İnanoğlu Safranbolu’luydu değil mi? Böyle güzel bir hayır işi yapmak isteniyorsa neden bu kadar zaman gecikme yaşandığını derhal araştırıp, varsa bir tıkanıklık hemen müdahale eder, hızlandırırız.” Dediler.
Şimdiye kadar bin kez bitmesi gereken bir olayın buralara kadar gelmesi ne kadar üzücü değil mi? Ama, biz inanıyoruz ki, Süleyman Soylu gibi deneyimli bir politikacının ve bulunduğu makam itibarı ile de Türkiye’nin önemli devlet adamlarından biri vasfını fazlası ile hak eden bir çok önemli bakanımızın da konuyu ele alması ile çok kısa zamanda sorunun çözümleneceğini ve “Türker İnanoğlu İletişim Fakültesi”nin temelinin belki de birkaç hafta içinde Sayın Bakanımız Süleyman Soylu’nun da katılacağı bir törenle atılabileceğini umut ediyoruz. Türkiye’nin çok önemli ve yoğun gündemi içinde bizi dikkatlice dinleyen Sayın Bakanımız Süleyman Soylu’ya yürekten teşekkür ediyoruz. Bu arada, bugün televizyonumuzu ziyaret eden Karabük Valimiz Fuat Gürel’de, önümüzdeki hafta Ankara’ya gideceğini ve İçişleri Bakanlığı’nı da ziyaret edeceğini belirterek “Sorunu önümüzdeki hafta inşallah çözeceğiz.” dedi. Karabük Milletvekilimiz Cumhur Ünal’da, bir süreden bu yana milletvekili arkadaşı Niyazi Güneş ile bu sorunun çözümü için çaba harcadıklarını belirterek “Sizin konuyu bizzat İçişleri Bakanımıza anlatmanız çok iyi olmuş. Safranbolu’da okullar bölgesi haline gelen bölgede, Türker İnanoğlu beye taahhüt edildiği gibi, Kaymakamlık binasının bu okul için tahsis edilmesi çok uygun olacaktır. Biz de Karabük milletvekilleri olarak konunun takipçisiyiz.” Dedi. Sayın Valimiz ve Milletvekillerimizin de yakın takibi ile sorunun muhtemelen önümüzdeki hafta içinde çözümleneceğine inanıyoruz.
Yukarıda da belirtiğimiz gibi yazımızı, Türker İnanoğlu’nun kim olduğuna dair kısa bir biyografisi ile bitirmek istiyoruz.
TÜRKER İNANOĞLU KİMDİR?
Türker İnanoğlu, 18 Mayıs 1936 tarihinde Safranbolu’da dünyaya geldi. Babası Dr. Hakkı Nevin, annesi Safranbolu eşrafından Çizmecioğlu ailesinin kızı Nazmiye Hanım’dır. Sezer ve Berker adında ikiz kardeşleri vardır. Kardeşi Sezer henüz 3 aylıkken ölmüştür. İlk ve orta öğrenimini Safranbolu’da, lise ve yüksek eğitimini İstanbul’da tamamladı. Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi Grafik Bölümü’nden mezun oldu. Ardından sinema mesleğine geçti.
Ömer Lütfi Akad ve Nişan Hançer’e 9 filmde asistanlık yaptı. 1959 yılında “Senden Ayrı Yaşayamam” adlı filmle yönetmenliğe başladı. Yeşilçam’da çeşitli yapımcılara 10 adet film çektikten sonra 1960 yılında kendi şirketi Erler Film’i kurdu.
Erler Film Türkiye’de halen faaliyet gösteren en eski ve en uzun ömürlü film şirketidir. Türker İnanoğlu bugüne kadar 66 adet uzun metraj sinema filmine yönetmen olarak imza atmıştır.
1963 yılında yedek subay öğretmen olarak askerlik hizmetini tamamladı. 1979’da Ulusal Video şirketini kurarak Türkiye’de ilk kez video olayını başlattı. 1985 yılında televizyon programları hazırlamak amacıyla bir stüdyo kurdu. O dönemde Türkiye’deki tek yayın kuruluşu olan TRT’ye “Bir Başka Gece”, “Hodri Meydan”, “Gecenin Getirdikleri” gibi haber ve eğlence programları hazırladı. Daha sonra özel televizyonların Türkiye’de yayına girmesi ile Star TV, Show TV, Kanal 6, ATV ve Kanal D yayın kuruluşlarına da 10.000 saatin üzerinde program hazırladı.
1987 yılında ”İcraatın İçinden” adlı programı dönemin başbakanı Turgut Özal ile başlatan İnanoğlu, Yıldırım Akbulut ve Mesut Yılmaz’ın başbakanlık dönemlerinde de aynı programın yapımcılığını sürdürdü.
1994 yılında ATV’nin yönetim başkanlığı görevini üstlendi. Öte yandan Süper Kanal adıyla yayın yapan bir de kanal kurmuştur. Bu kanal halen Kanal D adına “Dream TV” adıyla müzik yayını yapmaktadır.
Öceki yıllarda Beyoğlu Saray, Beşiktaş Yumurcak, Kadıköy Reks, Karagümrük Hakan, Bakırköy Ünverdi, Ankara Akay Dedeman ve Bahçelievler Dedeman sinemalarının işletmeciliğini yapmıştır. Halen Beyoğlu Atlas, Şişli Kent, Kavacık Boğaziçi ve Maslak TİM Sinemaları’nın sahibidir.
2005 yılında İstanbul Maslak’ta yer alan, içinde dev sahneli 1.820 kişilik büyük bir salon, 300 kişilik bir tiyatro salonu, 5 salonlu sinemalar kompleksi, toplantı salonları, restoran, cafe-bar ve hediyelik eşya dükkanlarının yer aldığı ve müzikaller, gösteriler, konserler, kongre, lansman, konferansların düzenlendiği “TİM” – Türker İnanoğlu Maslak Show Center’ı Türkiye’ye kazandırmıştır.
Türker İnanoğlu, filmcilikle ilgili meslek birlikleri, dernekler ve İstanbul Ticaret Odası meslek komitelerinde uzun yıllar yöneticilik yapmıştır. 1960’lı yıllarda Filmciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyeliğiyle başlayan dernekçilik faaliyetlerini, 1973 yılında 8 arkadaşı ile birlikte kurduğu Türk Filmciler Derneği’nde sürdürdü. Fakat dernek 1980 yılında, kapatıldı.
Bunun üzerinde 1982 yılında FİYAP – Film Yapımcıları Derneği’ni kurdu ve uzun süre başkanlığını yaptı. Daha sonra devletin öncülüğünde kurulan SE-SAM’ın kurucu üyesi ve ilk başkanı oldu. Halen SE-SAM Sinema Eseri Sahipleri Meslek Birliği’nin onursal başkanıdır.
Türker İnanoğlu 1997 yılında ”TÜRVAK” – Türker İnanoğlu Sinema Vakfı’nı kurarak yapımcılığını üstlendiği tüm filmleri ve hakları kendisinde olan TV programlarını bu vakfa devretmiştir. Vakıf, ihtiyaç sahibi sinema çalışanları ve onların ailelerine maddi yardımda bulunmakta, üniversitelerin sinema ile ilgili bölümlerinde okuyan ihtiyaç sahibi öğrencilere burs vermektedir.
Türker İnanoğlu, ayrıca 16 derslikli bir ilköğretim okulu ile sinema – televizyon konusunda eğitim veren TÜRVAK – Sinema Televizyon Eğitim Merkezi’ni kurmuştur. TÜRVAK – Sinema Tiyatro Müzesi’ni de İnanoğlu kurmuştur.
Türker İnanoğlu’nun hayatı, Giovanni Scoglamillo’nun kaleminden yayınlanan ”Bay Sinema” adlı kitapta detaylı olarak anlatılmaktadır. 2011 yılında Yeşilçam Onur Ödülü’nü almıştır.
Özel hayatı
Türker İnanoğlu, 1964 yılında oyuncu Filiz Akın ile evlendi, 1974’de boşandı. Bu evlilikten İlker İnanoğlu adında oyuncu olan bir oğlu vardır. 1975 yılında halen evli olduğu oyuncu Gülşen Bubikoğlu ile evlendi. Bu evlilikten Zeynep adında bir kızları oldu.
Yönettiği filmler
1959-Senden Ayrı Yaşayamam (Önder Somer – Aysel Tanju)
1960-Küçük Kahraman (Baki Tamer – Cavidan Dora – Atilla Engin)
1960-Köyde Bir Kız Sevdim (Baki Tamer – Türkan Şoray)
1960-İçimizden Biri (Turan Seyfioğlu – Cavidan Dora – Kenan Pars)