12- 18 Nisan Kalp Sağlığı Haftası dolayısıyla kalp sağlığına dikkat çekmek amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Dünyada ve ülkemizde ölüm oranı en yüksek hastalıkların başında gelen kalp hastalıklarının ağız ve diş sağlığı arasındaki ilişki de gözardı edilmemesi gereken konulardan biri.
Karabük Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi, Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Bilim Doktoru Doç. Dr. Ahmet Taylan Çebi, ağız ve diş sağlığının kardiyovasküler sistem üzerindeki etkileri ile ilgili şunları kaydetti;
“Kardiyovasküler hastalıklar; hipertansiyon, koroner kalp hastalıkları, serebrovasküler hastalıklar, konjenital ve romatizmal kalp hastalıkları, kalp yetersizliği, periferik arter hastalığı ve kardiyomiyopati gibi hastalıkları kapsamakta ve hem tüm dünyada hem de ülkemizde ölüm ve hastalık oranı yüksek kronik hastalıklar arasında yer almaktadır.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2019 yılında ülkemizde (2020 yılında pandemi başladığı için 2019 senesi verileri) 160.426 kişi kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmiştir. Yine Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, Karabük’te 2018-2019 tarihlerinde toplam 1752 ölüm gerçekleşmiş iken bunların 684 tanesi (%39.04) kardiyovasküler hastalıklar-dolaşım sistemi hastalıklarından meydana gelmiştir. Aynı tarihler arasında bu oran ülkemizde %36.8 iken ilimizde, Karabük’te %39.04’dür. Ayrıca yapılan çalışmaların sonuçlarında, yaşlanmaya bağlı olarak da her yıl koroner kalp hastalığına sahip birey sayısının %4 oranında arttığı da bildirilmektedir.
Sistemik sağlıktan ayrı düşünülmemesi gereken ağız ve diş sağlığı, bireyin yaşam kalitesini ve yaşam doyumunu belirleyen önemli bir faktördür. Son zamanlarda diş eti hastalıklarına sebebiyet veren patojenlerin; kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, romatoid artrit, obezite, prematüre ya da düşük doğum kilo ağırlıklı bebekler ve renal hastalıklar gibi sistemik sağlık sorunları ile ilişkili olduğu açıklanmıştır. Yapılan bilimsel çalışmalar neticesinde; diş eti hastalıklarına sebebiyet veren patojenlerin dişin destek dokularına zarar vermesi sonucunda oluşturduğu kronik infeksiyöz bir hastalık olan peridontal hastalık ve ek olarak kötü ağız hijyeni varlığının kardiyovasküler hastalık riskini arttırdığı düşünülmektedir. Kardiyovasküler hastalıklarda altta yatan etken genellikle aterosklerozdur ve ateroskleroz ve akut tromboembolik hastalıkların kronik ağız içi enfeksiyonlar ve spesifik olarak da diş eti hastalıkları (periodontal hastalıklar) ile ilişkili olduğu 63 bilimsel çalışmanın yer aldığı kapsamlı bir araştırmada da saptanmıştır. İlaveten kardiyovasküler hastalıklar ve periodontitis (diş eti hastalığı) ilişkisini inceleyen çalışmalarda; periodontitisli hastalarda kardiyovasküler hastalık gelişme riskinin daha fazla olduğu ortaya konmuştur.
Kardiyovasküler hastalıklar ile ağız sağlığı arasındaki ilişki hipotezi, ağızda bulunan mikroorganizmaların ve ürünlerinin kan yolu ile kalp dokuları gibi vücudun diğer bölgelerine dağılmasına dayanmaktadır. Ağız mikroflorasının dolaşıma anatomik olarak yakın olması bakteriyemi riskini arttırmakta ve oluşabilecek bu bakteriyemiler hasarlı kalp kapaklarında infektif (bakteriyel) endokardit oluşmasına yol açabilmektedir.
Çeşitli bilimsel çalışmalardan verilebilecek örnekler ile; yetersiz ağız hijyeni neticesinde bakterilerin kan dolaşmasına karışması ve c-reaktif protein (CRP) düzeyini arttırması ile kalp hastalıkları ve inme riskinin artması, üç ya da daha fazla diş kökünde aktif çürük ve enfeksiyon olan bireylerde kalp ritim bozuklukları görüldüğü, diş sayısı 10’dan az olan periodontitisli (diş eti hastalığı) bireylerde kalp krizi geçirme riskinin daha yüksek olduğu gösterilmektedir.
Son yıllarda ağız ve diş sağlığı ile kalp sağlığı arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmaların sayısındaki artış konunun ehemmiyetini su yüzüne çıkarmaktadır. Ağız ve diş sağlığının idamesinin sağlanması kardiyovasküler sistem üzerinde olumlu etki sağlayabileceği unutulmaması gereken bir gerçektir.”