ORMANLARIMIZ YANIYOR, İÇİMİZ KAN AĞLIYOR..!

Temmuz ayının en sıcak günlerindeyiz. Sıcaklıklar gün içinde 35-40 dereceye ulaşıyor. Karabük, ülkemizde orman yoğunluğu bakımından birinci sırada. Özellikle bu günlerde, ormanlarımızı göz bebeğimiz gibi korumamız gerekiyor. Ama, maalesef koruyamıyoruz.

Karabük ve Safranbolu Orman işletme Müdürleri ile günlerden bu yana, yangınlara karşı önlemlerin arttırılması gerektiği konusunu konuşuyoruz. Bir netice almamız mümkün olmuyor. Zonguldak Orman Bölge Müdürü’ne bizzat giderek, Karabük. Safranbolu, Yenice, Eskipazar, Eflani ve Ovacık ilçelerimizin içinde bulunan ormanların özellikle bu yaz günlerinde risk altında olduğunu anlatarak, “Sayın Bölge müdürüm hava sıcaklıklarının 40 dereceye ulaştığı şu günlerde, orman içinde ve çevrelerinde mangal ateşi yakılmaması, insanların ormanlarımızın içine mümkünse bir süreliğine sokulmaması gerekir” diye adeta yalvarıyoruz. Bölgemizin tek uydu TV kanalı olan BRTV için insanlarımızı aydınlatıcı, uyarıcı bilgiler vermesini rica ediyoruz. Ama aldığımız yanıt, “Bakanlıktan izin almamız gerekiyor. İzin alırsak, ancak öyle konuşabiliriz.” Bu nasıl bir iştir anlamak mümkün değil. Bölge müdürü diye bir bürokrata, Zonguldak, Karabük ve Bartın gibi ormanlarla kaplı ülkemizin en yoğun orman bölgesine teslim edeceksiniz, ama kamuoyunu, insanlarımızı aydınlatıcı bir bilgi vermesini sınırlandıracaksınız. Yılların deneyimine sahip bir bölge müdürü konuşamayacak ise kim konuşacak Allah aşkına. Bu işte mutlaka bir yanlışlık var. Ya bakanlıktan kaynaklanan yanlışlık, ya da bölge müdürünün konuşmamak için bakanlığı bahane etmesi gibi bir yanlışlık. Özellikle “çam ormanlarında piknik ateşini yasaklayın” diyoruz; “onların izni var, yasaklayamam, yasaklama yetkisi Genel Müdürlüğümüzde, bakanlığımızda” gibi bahaneler… Orman Genel Müdürümüz Bekir Karacabey’e yazıyoruz, Karabük’ün ormanlarla kaplı bir il olduğunu, özellikle iğneli çam ormanlarının bu sıcak yaz günlerinde büyük risk altında olduğunu belirtiyoruz. Duyarlılığımıza teşekkür ediyor, ama aradan bir hafta geçiyor bir sonuç yok. Geçtiğimiz Cumartesi gecesi geç saatlerde Tarım ve Orman Bakanımız, bölgemizin değerli siyasetçisi ve Devlet Adamı İbrahim Yumaklı’ya, bu sıcak havalarda özellikle çam ormanlarının içinde piknik ateşi yakıldığını belirtiyoruz. Sayın Bakanımız duyarlılık gösteriyor ve gerekenin yapılacağını bize belirtiyor. Pazartesi günü Orman Genel Müdürlüğü tarafından ülke genelinde, çam ormanlarının içinde piknik ateşi yakılması yasaklanıyor.

İçinde bulunduğumuz, Temmuz ayı ve önümüzdeki Ağustos ayı orman yangınları için en riskli günlerdir. Devlet-millet işbirliği içinde, Karabük’ün çevresindeki ormanları korumak, yangın risklerini en aza indirmek için en fazla uyanık olmamız gereken bir dönemdeyiz. Yangınlara neden olan, orman içlerinden geçen enerji hatlarının mutlaka ciddi şekilde gözden geçirilmesi, ormanlık alanların içinden geçen demir yolu hatlarının çevresindeki kuru otların mutlaka kesilmesi ve trenin geçtiği güzergahlarda, özellikle virajlarda çıkabilecek kıvılcımların yaratacağı tehlikelerin giderilmesi, orman içlerinde ve çevresinde piknik ateşi yakılmasına asla izin verilmemesi, ormanlara yakın kara yolu çevresinde araç sürücülerinin tüm uyarılara rağmen, sigara izmariti atacakları göz önüne alınarak kuru otların yerine beton, toprak gibi yangına neden olmayacak şekilde tedbirlerin mutlaka alınması, kasıtlı yangın çıkarma ihtimali olan vatan hainlerinin olabileceği ihtimallerinin hiçbir zaman unutulmaması bu konuda hem kamu görevlilerimizin, hem de ormanlarımızın çevresindeki vatandaşlarımızın, orman köylülerimizin çok uyanık olmaları, en küçük bir şüphede ilgili makamlara ihbarda bulunmaları gereklidir.

Dün ve bugün, Karabük’ümüzde çıkan bir bölümü kontrol altına alınan ve halen devam eden yangınların da kontrol altına alınması için canla başla çalışan başta Karabük Valimiz Mustafa Yavuz, Belediye Başkanımız Özkan Çetinkaya, Orman teşkilatımız, Jandarma ve Polis teşkilatlarımız, AFAD ve tüm kamu görevlileri ile gönüllü vatandaşlarımıza gösterdikleri insan üstü çaba için teşekkür ederken, yangın çıkmaması için tedbirlerin en süt düzeye çıkarılması konusunu tekrar hatırlatıyorum. Allah, ilimizi ve ülkemizi bu ve benzeri felaketlerden korusun…