Son birkaç gündür, çeşitli kesimlerden kulağıma, tuhaf bir söylenti geliyor. Önce önemsemedim, ama söylentinin ardı arkası kesilmeyince ve özellikle Safranbolu’da geceleri rakı masalarında da aynı konu ile ilgili konuşmalar somut biçimde kulağıma gelince yazma gereği duydum.
Safranbolu’da “ucube” bir bina ile ilgili BRTV’ye şikayetler ulaştı. Beni arayan bir çok Safranbolu sakini “Mehmet bey , Allah aşkına bizzat kendiniz gidin görün, böyle tuhaf bir bina Safranbolu’muza yakışıyor mu?” deyince bitmek üzere olan binayı görmeye gittim. Safranbolu Emek Mahallesi’nde 9 Blok’tan oluşan Doğan Sitesi’nin son bloğunun önünde ucube bir bina ile karşılaştım. Özellikle ucube yazıyorum çünkü, ucubenin anlamı “çok acaip bir şey” demek. Hakikaten çok acaip bir şey. Koskoca bir sitenin, bir bloğunun önüne adeta istinat duvarı gibi yapılmış, batısı incecik doğuya doğru genişleyen, inşaat halinde iken en tepesine tuhaf bir çıkma yapılan ucube bir bina… Biz, Safranbolu halkının duygularına tercüman olduk, haberimizi yaptık. Sitelerinin önleri kapanan vatandaşlarımız ile röportajlar yaptık. Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse’nin görüşlerine yer verdik. Yaptığı açıklamaları ekranlarımıza taşıdık. Bu arada, bu binanın yapımı sırasında binayı yapan şirketin, Safranbolu Belediyesi’ne 500 bin TL bağış yapmasının eleştiri konusu olduğunu dile getirdik. Sayın Başkan Elif Köse’de, “Evet, 500 Bin TL’yi o kişiden aldık ama bu bağışın o bina ile ilgisi yok” dedi. Biz de, Sayın başkanın bu açıklamalarını detayları ile BRTV’den yayınladık.
Sen misin, Safranbolu halkının duygularına tercüman olan, sen misin bu ucube bina Safranbolu’ya yakışmadı diyen, hemen arkasından her zaman olduğu gibi bir takım şerefsizler ortaya çıktılar başladılar iftira, çamur atmaya. Neymiş, biz bu binayı yapan şehrimizde hayırsever olarak tanınan bina sahibinden 1 Milyon TL istemişiz, o bize 1 Milyonu vermeyince, biz haber yapmışız. Söylentiler hızla yayınlınca, BRTV Haber merkezimizin değerli emekçilerinin yanından söz konusu binayı yapan kişiyi aradım. Telefonun hoparlörünü de açtım. Muhatap kişi, haber merkezindeki arkadaşlarımızın da duydukları bir ortamda “Sen benden 1 kuruş istemedin, ben sana 1 kuruş vermedim. Ben kimseye de, böyle bir şey demedim” dedi. Ucube bina ile ilgili yaptığımız haberlerden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi, biz de kendisine halkın ve kamuoyunun duygularına tercüman olduğumuzu anlattık.
Şimdi, Karabük’te Safranbolu’da bu çirkin, şerefsizce ve alçakça iftirayı bilerek, isteyerek, şerefsizce yayan kim varsa diyorum ki, para istendi denilen kişi “sen benden 1 kuruş bile istemedin” diyor. Ben de, bunu söylüyorum.
Adı üzerinde, dedi kodu duymazdan görmezden gelsek, şerefsizlerin iftirası virüs gibi yayılıyor. Bu yüzden yazma gereği duydum. Ülkemiz maalesef son yıllarda, yalan ve yalancının itibar gördüğü, ulusalda ve yerelde mesleklerini namusu ile yapmaya çalışan gazetecilerin sürekli hedef haline getirildiği çok zor bir dönemden geçiyor. Ne zaman bu ve buna benzer haberler yapsak, hakkımızda atılmadık iftira kalmıyor. En kolayı da, “para istemiş, adam vermemiş…!”
Neyse ki, hakkımızda dedi kodu yayan şerefsizler bu kez rakamı ile konuşmuşlar. 1 Milyon TL. gibi fena sayılmayacak bir rakamdan söz etmişler. Karabük’te olmaz da, Anadolu’nun bir çok ilinde, kasabasında bırak 1 Milyonu, Bin TL’lik zarf için her türlü haberi yapabilecek ayak takımları varken, bizim için bunun bin katı bir rakamı layık görmeleri de bizim için ayrı bir güzellik…!
BRTV’nin haberi üzerine, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bir soruşturma başlattı. Sonucunu merakla bekliyoruz. Belki başka soruşturmalar da açılabilir. Soruşturmalardan daha ziyade, Safranbolu gibi bir Dünya miras şehrinin, Emek Mahallesi gibi güzide bir semtine bu ucube bina gerçekten yakışmadı. Kaldı ki, binayı yapan kişi ve şirketi Karabük’te hayırsever olarak biliniyor. Bir hayırsevere yakışan da, Safranbolu’ya hançer gibi saplanan bu çirkinliği ortadan kaldırmak ve Doğan Sitesi sakinlerinin eskiden olduğu gibi gün yüzü görmelerini sağlamak olmalıdır. Evinin balkonunun, camlarının önü adeta bir istinat duvarı ile kapatılmış gibi olan bir site sakini, 65-70 yaşlarındaki Fatma teyzenin BRTV’ye yaptığı açıklamalardan kısa bir bölüm ile satırlarımızı bitirelim “Bunu buraya diktirene ne diyeyim bilmiyorum. Kim diktirdiyse isyan yapıyorum.” Dikkat buyrun lütfen, bunu buraya yaptıranın demiyor, bunu buraya DİKTİRENİN diyor Fatma teyze… Çünkü, tam balkonunun, camlarının önüne bir istinat duvarı DİKİLMİŞ sanki..!
“Yazıklar olsun…!” demekten başka ne diyelim… Yazıklar olsun, yazıklar olsun..!
