WhatsApp Hattı:
Frekans Bilgileri: TÜRKSAT 4A Frekans:12265 Polarizasyon:Vertical(Dikey) Sembol Rate 27500 FEC: 5/6
SON DAKİKA

ALTIN PORTAKAL’DA, GEREKSİZ BİR TARTIŞMA…!

Bu haber 11 Ekim 2021 - 20:59 'de eklendi ve 5.383 kez görüntülendi.

58.Antalya Altın Portakal Film Festivali’ne davetli olarak Antalya’ya gittim. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın destekleri, Antalya Büyük Şehir Belediyesi’nin büyük çabaları ile 1964 yılında başlayan festivalin 58 incisi geride kaldı. Festivalde çeşitli dallarda ödüller verildi. Türkiye’nin Oskarları olarak bilinen, Altın Portakal ödüllerini kimlerin aldığından çok, en iyi kadın oyuncu ödülünü kazanan Nihal Yalçın ile ödülü takdim etmek üzere sahneye davet edilen Tamer Karadağlı arasındaki diyalog gündem oldu.

Hiç kimse, Türk sinemasının perişan durumundan söz etmedi. Tamer Karadağlı-Nihal Yalçın diyalogu, daha doğrusu diyalogsuzluğu olmasa belli küçük bir kesim dışında en iyi Kadın Oyuncu kim, En iyi Erkek oyuncu kim seçildi, ondan bile haberi olmayacaktı. En iyi Erkek Oyuncu seçilen sanatçı kardeşimiz Tarhan Karagöz’ün adını ben ilk kez duydum. Ödül töreninin ardından da, Tarhan Karagöz ile bir sohbet imkanımız oldu. Kendilerini tebrik ettik, ülke adına başarılı çalışmalar temennisinde bulunduk.

İki günden bu yana, ulusal medyada ve sosyal medya da “sanal gündem” olan, Tamer Karadağlı-Nihal Yalçın olayı nasıl gelişti. Olayın en yakın tanıklarından biri olarak, bir kez de ben anlatmak istiyorum. Bu sanal gündem, oradan oraya sürüklenip duruyor. Biz de orada bulunan ve olaya bizzat tanık olan bir gazeteci olarak orada ne olup bittiğini yazalım istedik.

Sunucu ve jüri en iyi Kadın Oyuncu ödülünü “Zuhal” filmindeki başarısı nedeni ile Nihal Yalçın’a verildiğini açıklayınca, Sanatçı büyük bir heyecan ve mutluluk içinde sahneye çıktı. Ödülünü vermek üzere de ünlü dizi oyuncusu Tamer Karadağlı daha önceden anons edilmiş ve sahnede elinde, Altın Portakal Film Festivali’nin simgesi heykelcik ile bekliyordu. Normal olanı, en iyi kadın oyuncu seçilen Nihal Yalçın’ın, ödülünü Tamer Karadağlı’nın elinden alıp konuşma yapmak üzere mikrofona gelmesiydi. Ama, öyle olmadı. Ödülünü kendisine takdim etmek için sahneye davet edilen Tamer Karadağlı ile muhtemelen heyecandan, selamlaşmadan doğrudan mikrofona yöneldi. Heyecanlı bir konuşma yaptı. Konuşması sırasında, yaklaşık 1.5 metre geride duran Sanatçı Tamer Karadağlı elinde heykelcik ile bekliyordu. Yılın En İyi kadın oyuncusu seçilen, Nihal Yalçın, filmin yönetmeninden, oyuncu arkadaşlarından söz etmeye başlayınca Tamer Karadağlı, son derece sıkılgan ve naif bir hareket ile ödülü Nihal Yalçın’ın eline uzattı. O anda, yılın en iyi kadın oyuncusu, beklenmedik bir tepki vererek “Artık sus mu diyorsunuz?” dedi. Karadağlı ise yine, zarif bir biçimde eğilerek “Ödülünüz ile birlikte konuşun” diye takdim ettiğini ifade etti. Yılın En İyi Kadın oyuncusu seçilen Nihal Yalçın sahneden indi. Ben de, ödül törenini Sayın Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Eşi Pervin Ersoy, Antalya Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı, Antalya Milletvekilleri ve protokolün hemen yanında izliyordum. Nihal Yalçın’ı tebrik ettim. Teşekkür etti ve aramızda aynen şu diyalog geçti.

“-Nihal hanım, Tamer Karadağlı ile aranızda daha önceden bir problem mi vardı. Dargın mısınız.?”

“-Yok hayır. Neden böyle söylediniz?”

“-Sanki, öyle bir hava oluştu.”

“-Yok yok heyecandan olmuş olabilir.”

“-Bu konu yanlış yorumlara neden olabilir? İsterseniz, Tamer bey hemen önümüzde oturuyor (2 metre önümüzde) ödülü size kendileri takdim etti. Bir teşekkür ederseniz iyi olur?”

“Yok yok, bir problem yok.”

Diyalog aynen bu şekilde oldu. Yılın Oyuncusu Nihal Yalçın’da bu ülkenin bir değeri ve Türk Sineması ile Türk dizilerinin önemli bir sanatçısı, Tamer Karadağlı’da yıllarca 7’den 70’e hepimizin sevdiği bir dizinin başrol oyuncusu ve ülkemizin değerli bir sanatçısı. Belli ki, daha önceki yıllardan aralarında bir husumet yok, gerginlik yok. Sadece, ödül töreninde muhtemelen heyecandan kaynaklı bir diyalog eksikliği yaşandı. Bizim medyamız ve özellikle sosyal medyamız, Türk Sineması yarım asır öncesine göre bile çok daha gerilerde kaldı, yerlerde sürünüyor diye gündem yapacağına, bu diyalog eksikliğini gündem yaptı. Hele hele olay, öyle noktalara geldi ki, işin içine kadın hakları, kadına yapılan saygısızlık, hatta daha da ileri gidildi ve ideolojik bir takım tartışmalara kadar uzadı. Tamer Karadağlı’ya haksız bir linç girişimi başlatıldı. Olayın en yakın tanıklarından biri olarak şunu ifade etmek istiyorum. Tamer Karadağlı’yı sevin, sevmeyin bu talihsiz olayın kesinlikle mağdurudur.

1964 yılında başlayan, Türkiye’nin Oskar Ödülleri olarak bilinen Antalya Altın Portalal Film Festivali’ni pandemi koşullarına rağmen devam ettiren Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı başta olmak üzere emeği geçen herkesi yürekten kutluyorum. Festivalin teknik organizasyonunu büyük bir özveri, güçlü bir teknik ekip ile gerçekleştiren çok değerli dostum, kardeşim M. Okan Kaya’yı hem kutluyor, hem de bu önemli organizasyona özel olarak daveti için teşekkür ediyorum. Orada, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı, Antalya’da hatta ülke genelinde çok sevilen Muhittin Böcek ile Akdeniz-Karadeniz, yangınlar-sel felaketleri, kendilerinin aylarca yoğun bakımda kaldığı Korona Kovit 19 hastalığı ve bir çok konuda sohbet imkanı bulduk. Kültür ve Turizm Bakanımızın Mehmet Nuri Ersoy’un değerli eşi, Safranbolu ziyareti sırasında tanıştığımız, hatta özel bir program hazırladığımız Pervin Ersoy ile Safranbolu üzerine kısa bir sohbetimiz oldu. Yılın Erkek Oyuncusu seçilen Tarhan Karagöz’u kutlama fırsatı bulduk. Genç oyuncuya sinema ve sanat hayatında başarılar diledik.

58 yıllık köklü bir geçmişe sahip Antalya Altın Portakal Film Festivallerinden biri daha geride kaldı. Maalesef, 2021 yılındaki festivale çok gereksiz bir diyalog eksikliği gölge düşürdü. Biz de, o salonda bulunan ve ödül törenini baştan sona canlı olarak yayınlayan bir Anadolu kanalının yöneticisi olarak gözlemlerimizi objektif biçimde vurgulamaya çalıştık. Türkiye’nin bu tür lüzumsuz, sanal gerginliklere değil birbirini anlamaya çalışan, birbiri ile barış, hoşgörü içinde olan insanlara, sanatçılara, politikacılara ihtiyacı var. Nokta.

Mehmet Çetinkaya
Mehmet Çetinkayamehmet@brtv.com.tr
Marmara Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu mezunudur. Gazeteciliğe Karabük'te Batı Karadeniz Ekspres Gazetesi'nde başlamıştır. 29 Mart 1996 tarihinde BRTV ile televizyon ve radyo yayıncılığına sektörüne girdi. 18 yıla yakın karasal yayıncılığın ardından; BRTV yayınları günümüzde milli uydumuz Türksat'ın kapsama alanındaki 70 dolayında ülkeden izlenmektedir. BRTV bölgemizin Dünya ya açılan penceresi olarak bilinirken, Mehmet Çetinkaya'da çeyrek asırdan bu yana Dünyayı gezmekte ve gittiği ülkeler ile ilgili yayınladığı gezi notları ile tanınmaktadır. Evli ve 2 çocuk babasıdır.

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.