Zonguldak son günlerde, bozuk gıda skandalı ile çalkalanıyor. Skandalın siyaset, ticaret, yerel basın, bürokrasi gibi çok boyutları var. Elbette, asıl önemli olan halk sağlığı…
Gelelim olaya… Yaklaşık 6 ay önce Zonguldak İl Tarım Müdürlüğü ekipleri rutin bir denetim yaparken, beyaz et ürünleri pazarlaması yapan büyük bir şirketin deposunda da kontrol yapıyorlar. Yapılan kontrollerde, beyaz et ürünlerinin bozuk olduğu ve halk sağlığını tehdit edeceği gerekçesi ile tutanak tutuluyor ve söz konusu bozuk ürünler imha ediliyor. Olay kamuoyuna yansımıyor. Bir şekilde, olayın üzeri kapatılıyor.
Aradan, yaklaşık 4 ay geçtikten sonra Zonguldak İl Tarım Müdürlüğü ekipleri yeniden il genelinde denetim yaparken, söz konusu depoda tekrar bozuk beyaz et ürünlerine rastlıyorlar. Yeniden tutanak tutuluyor, bozuk ürünler imha ediliyor. Tam olayın, üzeri yeniden kapatılacak derken Zonguldak’ta yayın yapan Elmas TV’de olay gündeme geliyor. Bu haber üzerine, beyaz et konusunda son derece güçlü olan ve üç harfli marketlerden zincirinden birine tonlarca beyaz et satan firmanın yetkilisi, iddialara göre haberi yapan Elmas TV yetkilisi ile görüşüp haberin kaldırılması ricasında bulunuyor. Ancak, haber yayından kaldırılmıyor. Bu gelişmeler üzerine, üç harfli marketler zinciri bozuk beyaz et satışı yaptığı iddia edilen ve iki kez Zonguldak İl Tarım Müdürlüğü tarafından tonlarca bozuk ürünü imha edilen firmadan ürün almayı kesiyor.
Yazının başında olayın siyasi ve yerel basın boyutundan söz ettik. İddialara göre, iktidar partisinin il Başkanlığını vekaleten yürüten önemli bir yerel siyasetçi, bozuk gıda ürünleri satan firmaya kol kanat germeye çalışıyor. Elmas TV dışında bildiğimiz kadarı ile bozuk gıda haberini yapan yerel yayın organı pek yok. Bu çirkin olay, yerel basının da birbirini suçlamasına yol açmış. Basının bir bölümü diyor ki, Elmas TV yetkilisi firma sahibinden haberin yayından kaldırılması için 3 milyon TL istemiş. Elmas TV yetkilisi ise, yaptığı açıklamada “3 milyon isteyenin Allah belasını versin, hatta 3 kuruş isteyenin de Allah belasını versin. Para istedi diyenlerin de Allah belasını versin” şeklinde bir açıklama yaparak, para isteme iddialarını yalanladı. Ve, çok açık ve net biçimde kamuoyu önünde bir soru sorarak “Söz konusu firmada Tarım Müdürlüğü ekipleri 2 kez bozuk gıda yakalayıp imha ettiler mi, etmediler mi? ” dedi. Zonguldak Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Derya Akbıyık, ilgili firmaya çağrıda bulunduğunu cemiyete gelerek kendisinin konu hakkında kamuoyuna bir açıklama yapmasının faydalı olacağını belirtiyor.
Görüldüğü gibi, beyaz et alanında faaliyet gösteren ve iki kez Zonguldak İl Tarım Müdürlüğü ekipleri tarafından çok miktarda bozuk ürünü tespit edilen ve ürünleri imha edilen firma son derece zor durumda. Sürekli ürün sattığı çok önemli bir marketler zinciri, firmadan ürün alımını kesmiş. Yine iddialara göre, firma bozuk et skandalının duyulması ile birlikte ismini değiştirmiş.
Son olarak, yaklaşık 40 yıldır yerel basının içinde olan, Batı Karadeniz Bölgesi’nin tek Türksat uydu kanalı ile bölgenin sesini Avrupa’ya, Dünyaya duyuran BRTV Yönetim Kurulu Başkanı olarak Zonguldak’ta yaşanan olayın yerel gazetecilik boyutuna ele almak istiyorum.
Yerelde gazetecilik zordur. İnsanlar her gün yüz yüze bakarlar. Mutlaka herkes birbirini bir şekilde tanır, tanımasalar bile ortak tanıdıkları vardır. Çok uzun yıllar önce, Karabük’te at-eşek eti satan bir kasap ile ilgili iddialar bana ulaşmış, ben de ilgili makamlarla bu iddiaları paylaşmıştım. Söz konusu kasap takibe alınmış ve Karabük’ün ormanlık bir alanında at-eşek kestiği belirlenmişti. Biz bu haberi yaptık, söz konusu kasap ile ilgili resmi işlemler yapıldı ve ardından da kasap iflas etmişti. Halk sağlığı ile ilgili olaylarda, biz gazetecilerin her şeyden önce insan olduğumuzu asla unutmadan, hareket etmemizde fazda olduğunu düşünüyorum. Bozuk gıda satmayı alışkanlık haline getirmiş, halk sağlığını tehdit ederek rant sağlayan kişi, kişiler ya da firmalar varsa bunların üzerine gidilmeli ve deşifre edilmelidir. Zonguldak’taki olay ile ilgili olarak, çok değer verdiğim ve dürüstlüğüne güvendiğim bir bürokrat dostum “Evet, bozuk gıda olayı var” dediği için konuyu gündeme getirdim. Zonguldak’taki olayı siyasi baskılarla kapatmaya çalışan siyasetçiler varsa ki var olduğu öne sürülüyor. O siyasetçinin yaptığı siyasetten halka yarar gelmez. İlgili partinin genel merkezi ve üst düzey yetkilileri mutlaka bu ve benzeri yerel siyasetçiler ile ilgili gerekenleri yapmalıdır. Yerel basın boyutuna gelince, hiçbir gazeteci arkadaşımızın bozuk ve çürük ürün satan bir firmayı gizleyeceğini sanmıyorum. Konu ile ilgili bilgiler, belgeler ortaya çıktıkça mutlaka onlar da gereken yayınları yapacaklardır. Bozuk ürün bulundurduğu öne sürülen firmaya gelince, böyle bir olayı alışkanlık haline getirdi ve halkın sağlığı ile oynadıysa yazıklar olsun. Rakiplerinden, ucuz mal satacağım diyerek bozuk ve çürük malları insanlarımıza yedirmek tam anlamı ile vicdansızlıktır. Hele hele, beyaz et gibi bir gıdanın günü geçtikten sonra insanları zehirlediği kamuoyu tarafından bilinmektedir.
Gelişmeleri Batı Karadeniz Bölgesi’nin milli uydumuz Türksat’tan yayın yapan bir bölge kanalı olarak yakından takip ediyoruz. Söz konusu firmanın bu yayınlar ile ilgili yapacağı bir açıklama olursa, o açıklamayı da yayıncılık ilkelerimiz gereğinde kamuoyuna duyuracağımızı ifade ediyoruz.
